ANKARA KPSS KURSLARI®,KPSS İSTATİSTİK KURSU kpss,kpss soruları,kpss ders notları,kpss,a

21 Ocak 2012 Cumartesi

MEHTAP ÖĞRETMEN’İN HUKUK ZAFERİ

2010 KPSS’ de gerçekleşen kopya iddiaları nedeniyle yaş sınırını geçen Mehtap Özüdoğru’nun MEB’e karşı açtığı davada Danıştay yürütmeyi durdurmaya karar verdi.

2010 KPSS de yaşanan skandal, bu sınava emek harcamış, umutlarını bağlamış birçok üniversite mezunu işsiz genci mağdur etmiş, meydana gelen haksızlıklar bir türlü önlenememiş ve telafi edilememişti. Soruşturmasının geçen bir buçuk yıla rağmen hala bir sonuca bağlanamamış olması, soruların sınav öncesinde gönderildiği birkaç elektronik posta adresinin de belli olmasına rağmen bir gelişme olmaması ise akıllarda bir soru işareti olmaya devam ediyor.

İşte bu skandal sonrasında basına “ KPSS’nin en mağduru” şeklinde yansımıştı Mehtap Öğretmen. Mağdur olan yüz binlerce kişiden biriydi. 2010 KPSS sorularının sızdırılması iddiaları nedeniyle Ağustos 2010 da yapılacak olan öğretmen atamaları bir gün önce durdurularak ertelenmiş, daha sonra 2010 KPSS’nin sadece Eğitim Bilimleri testi iptal edilerek sınav 31 Ekim 2010 tarihinde tekrarlanmıştı. İptal edilen sınavdan 85,333 ve yinelenen sınavdan 91,390 Eğitim Bilimleri puanı alan Mehtap Özüdoğru’nun, yaşanan skandal ve uzayan bu süreç nedeniyle, yinelenen sınav sonuçlarına göre başlatılan 25 Kasım 2010 atamalarına yaş sınırını bir hafta süreyle aştığı gerekçesiyle başvurusu alınmamıştı. Halbuki bir gün öncesinde ertelenen Ağustos atamalarına yaptığı onaylanmış başvuru belgesi hala elindeydi.

Yaşadığı bu haksızlığın sonrasında başlattığı hukuk mücadelesi hala devam ediyor, ancak geçtiğimiz günlerde çok önemli bir aşama gerçekleşti bu mücadelede. Danıştay, Milli Eğitim Bakanlığı’nın yaptığı bu işlemin hukuka uyarlığının bulunmadığını söyleyerek bu nedenle Mehtap Öğretmenin atama başvurusunun alınmamasıyla ilgili Bakanlık cevabının yürütmesinin durdurulmasına karar verdi.

Kararın gerekçesinde “ Davacının, Temmuz 2010 KPSS Eğitim Bilimleri sınavı sonucunda aldığı puan dikkate alınarak öğretmenliğe atanmak için başvuru yaptığı 26.8.2010 tarihinde 40 yaşından gün almadığı gibi sınavın iptaline de neden olmadığı tartışmasızdır.” denilmekte. Ayrıca: “ Davacının kendi kusurundan kaynaklanmayan bir nedenle iptal edilen sınav sonucunda yapılan ikinci sınavdan aldığı puanla yaptığı atama başvurusunun kabul edilmesi gerekirken 25.11.2010 itibarıyla yaş koşulunu taşımadığından bahisle reddine ilişkin işlemde hukuka uyarlık bulunmamaktadır” denilerek Mehtap Öğretmen’in atanma istemiyle yaptığı başvurusunun reddine ilişkin yürütmenin durdurulmasına karar verildi.

Bu kadar mağdurun yaratıldığı 2010 KPSS de, tek de olsa bir hukuk kazanımı olması biraz içimizi rahatlatıyor.


Türkiye'nin İlk Yüz Nakli Ameliyatı Tamamlandı

Akdeniz Üniversitesi yetkililerinden edinilen bilgiye göre, Uşak'ta beyin ölümü gerçekleşen Ahmet Kaya'dan alınan yüz, Antalya'nın Manavgat ilçesine bağlı Gebece köyünde yaşayan 19 yaşındaki Uğur Acar'a nakledildi.

Ameliyatı başarıyla tamamlayan ekip, Akdeniz Üniversitesi Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ömer Özkan başkanlığında, dünyada ilk kez uygulanan bir hastaya iki kol ve bir bacak nakline devam ediyor.



Kaya'dan alınan iki kol ve sağ bacak, Kepez ilçesine bağlı Varsak Altıayak Mahallesi'nde yaşayan 34 yaşındaki Atilla Kavdır'a naklediliyor.

AMELİYAT 03.15'TE BAŞLADI
Uşak'tan havalandıktan 45 dakika sonra Antalya Havalimanına inen uçaktaki uzman ekip büyük bir heyecanla Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesine gitmek için kendilerini bekleyen araçlarla yola çıktı.

Kısa sürede hastaneye ulaşan Prof. Dr. Ömer Özkan başkanlığındaki ekip hiç vakit kaybetmeden ameliyata girdi. Ameliyata AÜ Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalı'nda görevli Prof. Dr. Serdar Tüzüner, Anesteziyoloji ve AÜ Reanimasyon Anabilim Dalı'nda görevli Prof. Dr. Necmiye Hadimoğlu ile AÜ Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi ve Estetik Anabilim Dalı Başkanı Yrd. Doç. Özlenen Özkan ile çok sayıda asistan doktor katıldı.

TÜRKİYE'NİN İLK YÜZ NAKLİ AMELİYATI
Ahmet Kaya'dan alınan yüzün Antalya'nın Manavgat ilçesine bağlı Gebece köyünde yaşayan 19 yaşındaki Uğur Acar'a nakledildi. Acar'ın 40 günlükken beşiğinde uyuduğu sırada evlerinde çıkan yangında alev alan battaniyenin üzerine düşmesi sonucu yüzünün yüzde 90'ının yandığı belirtildi. Bir mermer atölyesinde çalıştığı öğrenilen Acar'ın uzun süredir yüz nakli ameliyatı için beklediği, bugüne kadar Şişli Etfal Hastanesi ile Çapa Tıp Fakültesinde çeşitli ameliyatlar geçirdiği bildirildi.

Acar'ın rutin kontrol için Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'ne gelerek Prof. Dr. Ömer Özkan tarafından muayene edildiği, kontrolün ardından otobüs ile Manavgat'a döndüğü öğrenildi. Acar'ın otobüsten indiği sırada Prof. Dr. Özkan'ın kendisini arayarak, yüz nakli için beklenen kadavranın çıktığını ve acilen hastaneye geri dönmesini istediği ortaya çıktı.

İKİ KOL İLE BACAK AYNI KİŞİYE NAKLEDİLECEK
Öte yandan, Ahmet Kaya'dan alınan iki kol ve sağ bacak ise Kepez ilçesine bağlı Varsak Altıayak Mahallesi'nde yaşayan 34 yaşındaki Atilla Kavdır'a nakledilecek.

Kepez Belediyesinde işçi olarak çalışan Kavdır'ın 11 yaşındayken evlerinin önündeki elektrik tellerine konan güvercinleri uçurtmak için demir sopa ile tellere vurduğu ve bu nedenle elektrik akımına kapıldığı öğrenildi.

Bu olaydan sonra hastaneye kaldırılan Kavdır'ın iki kolunun, dirseğin 7 santimetre altından, sağ bacağının da diz üstünden kesildiği ifade edildi. Kavdır da akşam saatlerinde hastaneye çağrılarak ameliyata alındı.

DÜNYADA İLK KADAVRADAN RAHİM NAKLİNİ DE GERÇEKLEŞTİRMİŞTİ
Prof. Dr. Ömer Özkan ve ekibi Türkiye'nin ilk çift kol naklini ve dünyada ilk kadavradan rahim naklini de gerçekleştirmişti.

Trafik kazasında hayatını kaybeden 23 yaşındaki bir kişinin kollarını, mısır silaj makinesinde geçirdiği kaza sonucu iki kolunu dirsekten kaybeden Cihan Topal'a 25 Eylül 2010 tarihinde nakleden ekip, 9 Ağustos 2011'de de 21 yaşındaki Derya Sert'e dünyanın ilk kadavradan rahim naklini yapmıştı.

Ergene Havza Koruma Eylem Planı Açıklandı

Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, İstanbul’da düzenlediği basın toplantısıyla Ergene Havzası Koruma Eylem Planı’nı açıkladı.

Prof. Dr. Veysel Eroğlu, Tekirdağ, Kırklareli ve Edirne illeri için hayati önem taşıyan Ergene Havzası Koruma Eylem Planı çerçevesinde yapılan çalışmalar ve alınacak tedbirler hakkında bilgiler vererek, bu bölgeyi eski güzel günlerine dönüştürmek için Bakanlık olarak büyük gayret gösterdiklerini söyledi.



Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, İstanbul’da düzenlediği basın toplantısıyla Ergene Havzası Koruma Eylem Planı’nı açıkladı.

Prof. Dr. Veysel Eroğlu, Tekirdağ, Kırklareli ve Edirne illeri için hayati önem taşıyan Ergene Havzası Koruma Eylem Planı çerçevesinde yapılan çalışmalar ve alınacak tedbirler hakkında bilgiler vererek, bu bölgeyi eski güzel günlerine dönüştürmek için Bakanlık olarak büyük gayret gösterdiklerini söyledi.

Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, Ergene Havzası’nın 3-4 yıl içinde daha güzel günlere döneceğini ifade etti.


Hızlı sanayileşme süreci dikkate alındığında Türkiye’de su kaynaklarının kirletilmesinin önlenmesi ve kullanılabilir su miktarının arttırılmasının önem taşıdığını ifade eden
Prof. Dr. Veysel Eroğlu, bu sebeple su kalite yönetiminde münferit çözüm yerine, havza ölçeğinde çözüm anlayışına geçtiklerini belirtti.

Ergene’yi İlk Kez Biz Ele Aldık…

Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, Ergene meselesinin ilk kez kendi hükümetleri döneminde ele alındığını kaydederek, havza planlama çalışmalarının daha önceki hükümetler döneminde lokal olarak ele alındığını, fakat kendilerinin su durumu, erozyon, atıksu, ağaçlandırma gibi bütün unsurları göz önünde bulundurarak havza bazında planladıklarını vurguladı.

Havza Koruma Eylem Planları’nın havzalar, su kalitesi, insan kaynaklı baskılar ve kirletici kaynaklar, korunan alanlar ve içme suyu kaynakları göz önüne alınarak hazırlandığını ifade eden Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, konuşmasına şöyle devam etti:

“Birinci öncelikli havzamız kapalı havza olması sebebiyle Akarçay Havzası, ikinci öncelikli havzamız Ergene Havzası olmuştur. Sayın Başbakanımız “Ergene için ne gerekiyorsa yapın” talimatı verdi. Biz de Bakanlık olarak çalışmalarımızı hızlandırdık. Örneğin, Ergene Havzası Çevre Yönetimi Master Planı ve Meriç-Ergene Havzası Koruma Eylem Planı’nı 2008’de, Meriç-Ergene Havzası Endüstriyel Atıksu Yönetimi Ana Plan Çalışması’nı 2010’da başlattık. Ayrıca izleme ve denetim çalışmalarını bütün hızıyla sürdürüyoruz. İzleme, inceleme, denetim faaliyetlerinden elde edilen veriler, ilgili kurum ve kuruluşların katkılarıyla birleşmiştir. Bütün bu çabalar, bilimsel bir çerçevede Ergene Havzası Koruma Eylem Planı’nı doğurmuştur.”


Belediyelerin Atıksu Arıtma Tesisi Yok…


Hazırlanan eylem planlarlarıyla atıksu arıtımı konusunda büyük mesafe kat edildiğinin altını çizen Prof. Dr. Veysel Eroğlu, ”Edirne Belediyesi 100.000 nüfusa sahip olmasına rağmen, atıksu arıtma tesisi yok. Edirne ilimizde yalnızca Yenikarpuzlu Belediyesi’nin atıksu arıtma tesisi bulunmaktadır. Kırklareli ilimiz genelinde de atıksu arıtma tesisi bulunan belediye yoktur. Tekirdağ ilimiz genelinde ise yine aynı durum söz konusu, atıksu arıtma tesisi bulunan belediye yoktur. Ayrıca kontrolsüz bir şekilde gelişen sanayi bölgeleri, diğer taraftan bazı sanayi tesislerinin, atıksuları arıtılsa bile, Ergene Nehrine tabii debisinin takriben 3 ve bazı zamanlarda daha fazla atıksu vermeleri yüzünden, Ergene Havzası, ileri derecede kirlenmiştir. Anadolu’da bir laf vardır. Oynamayı bilmeyen gelin ‘yerim dar’ der, biz ‘katı atık depolama tesisi yapın’ dediğimizde ‘yerimiz yok’ diyorlar. Yeni yaptığımız planlarda bunların yerlerini de ayrıntılı bir şekilde belirttik” diye konuştu.


Ergene Havzası’na Yaklaşık 2,5 Milyar TL Yatırım…


“Ergene Havzası Koruma Eylem Planının Çevre ve Orman Bakanlığı döneminde06 Mayıs 2011 tarihinde uygulamaya konulduğunu hatırlatan Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Öncelikle dere yatakları temizlenecek ve belediyelerin kurması gereken atıksu arıtma tesisleri, DSİ tarafından inşa edilecektir. Islah OSB’ler kurularak, sanayi için müşterek ileri atıksu arıtma tesisleri kurulacak ve sanayide daha az su, daha az kirletici hammadde kullanımına geçilecektir.

Bunlarla beraber Ergene Havzası ağaçlandırılarak, erozyonla mücadele edilecek, 1/25.000’lik planlar uygulamaya konulacak ve katı - tehlikeli atık işleme geri kazanım ve bertaraf tesisleri kurulacaktır.

Ayrıca zirai kaynaklı kirlilik kontrol edilecek, denetimler daha da sıkılaştırılacak, deşarj standartları yeniden düzenlenecek, havzaya Taşkın Erken Uyarı Sistemi kurulacak, yer altı suyunun kullanımı kontrol altına alınacak ve Trakya’da baraj ve göletler ile sulama tesisleri kısa sürede tamamlanacaktır. Bu çalışmalar için Ergene Havzası’na Sayın Başbakanımızın talimatıyla 2-2,5 milyar TL yatırım yapılacaktır.”


Ergene’de Gerçekleştirilen Bakanlık Yatırımları…


DSİ Genel Müdürlüğü tarafından Ergene Nehri’nde yapılan çalışmalara değinen Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, “2011 yılında Ergene Nehrinin 34 km’lik kısmı ile Hayrabolu Deresinin 17 km’lik kısmının ıslahı bitirilmiştir. Ayrıca Eylem Planında bulunan 28 adet dere ıslahı işinden 5 adedi tamamlanmış olup, 23 adet dere ıslahı çalışması devam etmektedir.

Eylem Planı’nda bulunan 23 adet sulama tesisi ile toplam 1.103.540 dekar alan sulanacak olup; 1 adedinin inşaatı tamamlanmış, diğerlerinde çalışmalar devam etmektedir. Ayrıca, havzada inşa edilecek 6 adet depolama tesisi ile toplam 190,5 milyon m3 su depolanacaktır” şeklinde konuştu.

Ergene Havzasında bu güne kadar 1.359.460 dekar alanda ağaçlandırma, erozyonla mücadele ve ıslah çalışması yapıldığını ifade eden Prof. Dr. Veysel Eroğlu, “Eylem planı kapsamında 2011 yılı içerisinde, 4.350 dekarlık alanda ağaçlandırma çalışması, 59.850 dekarlık alanda erozyon ve rehabilitasyon çalışması, 17.700 dekarlık alanda özel ağaçlandırma, 2 milyon adet fidan üretimi ve 65 km’lik karayolu ağaçlandırması gerçekleştirilmiştir” dedi.